Menu
Yüze Yağ Enjeksiyonu
- Anasayfa
- Yüze Yağ Enjeksiyonu
Yüze Yağ Enjeksiyonu
Yaşlanma doğal bir süreçtir, bu doğal süreç doğal olarak yüzümüzde izler ve değişimler oluşturmaktadır. Yaşlanmanın etkisi kendisini en belirgin olarak yüz bölgesinde göstermekte, yüzdeki yumuşak dokular kemiğin üzerinden aşağı doğru kayarken, deri altında destek görevi gören yağ dokusunda ise hacim kaybı meydana gelmektedir.
Yaşlanma ve bu sürece etki eden başka faktörlerin de etkisiyle ortaya çıkan hacim kaybı, kırışıklık ve değişimler, gelişen teknoloji sayesinde etkili şekilde tedavi edilebilmektedir. Yaşlanmanın her türlü etkisine yönelik müdahaleler gerçekleştirilebilirken, en gözlemlenebilir etkilerin meydana geldiği yüz bölgesinde de cilt gençleştirme uygulamaları gerçekleştirilebilmektedir.
Yağ Enjeksiyonu Nedir?
Yüz ve vücudun çeşitli yerlerinde dolgunluk sağlamak için o bölgelere yağ enjekte edilmesidir. Yanaklar, alın, yanak-dudak çizgisi, dudaklar, çene ucu, kalça ve bacaklarda çökük alanlar bu uygulamanın yapıldığı yerlere örnek olarak sayılabilir.
Yağ Enjeksiyonu Nasıl Yapılır?
Günümüzde yağ transferi amacı ile 2 yöntem kullanılır. Bu yöntemler ‘konvansiyonel yağ enjeksiyonu’ ve ‘mikro yağ transplantasyonu’dur. Bu 2 yöntem arasındaki fark, enjekte edilen yağ miktarın kalıcılığındadır. İlk yöntemde alınan yağ olduğu gibi ve kitle halinde enjekte edilirken, mikro yağ naklinde yağ, düşük basınçta ve dokuya zarar verilmeden alınır, işlemden geçirilir ve dokuya katman katman, çok küçük miktarlarda enjekte edilir. Bu yöntem sayesinde konulan yağ hücrelerinin erime oranı %80’lerden %30-40’lara indirilmiştir, yani yağın yüzdeki kalıcılığı arttırılmıştır.
Mikro enjeksiyon yüzdeki dalgalanmaları ve aşırı şişlikleri de engeller. Ayrıca hücreler vücutta canlı kaldığından genellikle tek bir enjeksiyon yeterli sonucun alınmasını sağlar. Bu teknikte yaşlanmaya bağlı olarak aşağı sarkan ya da boşalan yüz bölümlerinin (yanaklar, elmacık kemiklerinin üst kısmı, çene hattı ve dudak çevresi) karın, basen, bel ya da bacaktan alınan bir miktar yağ ile doldurulması mümkündür.
Yüze Yağ Enjeksiyonu Hangi Bölgelere Yapılır?
Yüze yağ enjeksiyonu yüzün geneline yapıldığı gibi bazı yerel bölgelerinede uygulanabilen bir işlemdir. Yüzün genelinde genellikle genç yaşta kilo vermiş kişilerde yada erken yaşlanma sürecine girmiş kişilerde gerekebilir.
Uygulanan bölgeleri sıralayacak olursak;
- Temporal bölge (şakak bölgesi)
- Yanak bölgesi
- Göz altı bölgesi
- Nasolabial bölge (burundan ağıza kadar oaln çizgidir)
- Kaş arası mimik çizgileri
- Üst dudak bölgesi
- Alt dudak bölgesi
- Alın mimik çizleri
- Alın bölgesi
Yüze Yağ Enjeksiyonu Sonuçları Ne Zaman Görülür?
Yüze yapılan yağ enjeksiyonunun sonuçları aşamalı olarak görünür, yapıldıktan sonraki ilk 3 ayda enjekte edilen yağ hücrelerinin %40 kadarında bir azalma görülebilir. Yağ kaybı beklentisiyle “aşırı düzeltme” yapmak yüzde aşırı şiş görüntüye sebebiyet verebilir. İlk üç ayda yağ hücreleri hacim açısından en düşük duruma gelir fakat dördüncü aydan sonra tekrar hacim kazanmaya başlar. Bu sebeple aşırı düzeltme yapmak hastanın nihai sonucunu etkiler ve tedaviden memnuniyet duymamasını sağlayabilir.
Aktarılan yağ hücreleri hayatta kalamadığı için bazı hastalarda minimal sonuç alınabileceğini unutmamak önemlidir. Genel olarak, yaşlandıkça daha az yağ hayatta kalır. Ayrıca sigara içenlerin daha kötü sonuçlara sahip olduğu düşünülmektedir. Dokuz ay sonra, kalan yağ emilemeyeceği için sonuçlar kalıcıdır.
Yüze Yağ Enjeksiyonunun Etkileri Nelerdir?
Yağ enjeksiyonu uygulamasının en sık gerçekleştirildiği bölge, yüz bölgesidir. Yüz bölgesine yapılan yağ enjeksiyonları; dudakları kalınlaştırmak, derin kırışıklıkları doldurarak olabildiğince azaltmak, elmacık kemiklerini dolgunlaştırmak amacıyla gerçekleştirilmektedir. Yağ enjeksiyonunun yüz bölgesine etkilerini ise şu şekilde sıralayabilmekteyiz;
- Yüz bölgesine enjekte edilen yağın bir kısmı vücut tarafından emilmekte ve yaşlanmanın etkisiyle kaybedilen hacim tekrar kazandırılmaktadır.
- Yağ enjeksiyonu vücutta kollajen üretiminin artmasını sağlamaktadır.
- Yağ enjeksiyonu ile transfer edilen yağ hücreleri, bir çeşit kök hücre gibi etki göstererek cildin gençleşmesini sağlamakta, cilde canlılık kazandırmaktadır.
- Enjeksiyon yoluyla transfer edilen yağların ortalama %40’ı 6 ay boyunca kalıcılığını sürdürebilmektedir.
- İşlem sonrası yüzde ödem, yağ alınan bölgede ise morluk oluşması söz konusu olabilmektedir, yağ enjeksiyonu işleminin bu etkileri ortalama bir hafta ya da on gün devam etmekte, sonrasında ise ödem hızla kaybolmakta ve dolgunluk ortaya çıkmaktadır.